İzmir
İzmir
  • 5 Bin Bayraklılı Demokrasi ve Özgürlük İçin Yürüdü
  • BAYRAKLI’NIN PARASINI KİMLER YEDİ?
  • DSP’li Tartan’ın Afişlerine Büyükşehir’den Sansür!
  • SOYSAL’ ın Tepkisi OHAL’ i Kaldırdı…
  • Konak Ve Çiğli İçin ”OHAL” Karar
  • Özdemir Acı Gerçeklerle Sarstı !
  • YORUMSUZ……………
  • DSP GENEL BAŞKANI MASUM TÜRKER: “YARGI BAĞIMSIZLIĞININ NASIL İHLAL EDİLDİĞİ BİR KEZ DAHA KANITLANDI”
  • DSP Çiğli Kordinasyon Ve Toplanma Merkezi Egekent Arenada Açıldı
  • Twitter, Facebook ve Instagram’da Alkol Tanıtımına Ceza Gelecek
İzmir
5 Bin Bayraklılı Demokrasi ve Özgürlük İçin Yürüdü

DSP Bayraklı Belediye Başkan Adayı...

Bolu’da yerel gazeteler kapatıldı!

BOLU – Bolu Belediyesi Zabıta...

AKP Mitinginde Bir Çapulcu!

“Tebdil-i kıyafet… Mitinge giderken küpe...

Twitter yasağına mahkeme ‘dur’ dedi

Radikal.com.tr – Twitter’a erişimin engellenmesinin...

Altınları polisler mi çaldı?

ANTALYA – Elmalı İlçesi’ndeki kuyumculardan...

Ünlülerden Twitter yorumu: Gezi Parkı’na döner mi?

Radikal.com.tr - Ankara 15. İdare...

IŞİD baskını için ‘yanlış ihbar’ iddiası

İSTANBUL  - IŞİD’e yönelik olarak...

‘TGC’de Radikal’e üç ödül birden’

Radikal.com.tr – Türkiye Gazeteciler Cemiyeti...

Hükümet Twitter’ı ziyaret edecek

Türkiye ‘nin yatırım ortamını tanıtan...

*ASSUBAYLAR ÖLÜM ORUCUNDA*

         ...

Çiğli’ de Şok eden Facebook Paylaşımı

Çiğli Belediyesinde Zabıta Memuru olarak...

Sahte Diploma Olay Oldu !!!
Sahte Diploma Olay Oldu !!!

SAHTE DİPLOMALI ADAYLIK İSTEĞİ ASKIDA...

*NEDEN BİZ BÖYLE OLDUK? * (Kimse yok mu?)

      *NEDEN BİZ BÖYLE...

YORUMSUZ……………

CHP GENEL MERKEZE GÖNDERİLDİĞİ İDDİA...

2014 İspanya Gelinlik Modelleri
2014 İspanya Gelinlik Modelleri

Aire, Pronovias, San Patric ve...

Özdemir Acı Gerçeklerle Sarstı !

Çiğli Belediyesi Mart ayı meclisi...

Suriye tezkeresine Meclis’ten onay

AK Parti ve MHP evet...

Kafein Beyni Olumsuz Etkiliyor
Kafein Beyni Olumsuz Etkiliyor

İsviçre’deki Zürih Üniversitesi Çocuk Hastanesi’nden...

Anket
2014 Yerel Seçimlerinde Oyunuzu Hangi Partiye Vereceksiniz.?

İzmir
” NEDEN KİTAP YAZDIM? BÜTÜN İNSANLIK İÇİN”
  • Bu Yazı 376 views Okundu
Zeynep Batımor Zeynep Batımor

Bu kitabı yazmaktaki amacım; hayatım boyunca yaşadığım güzellikleri, sıkıntıları nasıl aştığımı, öfkeyi, nefreti nasıl yok ettiğimi, pozitif yaklaşarak hayata tutunduğumu ve insanın en büyük yardımcısının inanç ve iman olduğunu sizlerle paylaşmak…
Hiçbir zaman tebessümü yüzümden eksik etmedim. Şunu anladım ki güler yüzlü olmak, yardımsever olmak, paylaşmak, dostluk, hayata pozitif bakmak bana çok şeyler kazandırmış. Öncelikle sağlıklı olmak, sevgi, saygı ve tabii ki güzel alışkanlıklar. Bu güzellikleri sizlerle güçlendirerek paylaşmak istedim.
Küçücük şeylerden mutlu olmasını hep bildim; eşimin bana olan sevgisini, güvenini, saygısını sadakatini sizlerle paylaşmak istedim. Herkes aslında bunu başarabilir, karşılıklı olan her şey her zaman örnektir bir başkasına.
Her zaman ”başkası olma, kendin ol” düşüncesini benimseyerek yaşadım. Çünkü güzel düşünmenin güzel hayatı da beraberinde getirdiğini öğretti bu hayat bana.
Çok kısa bir hayatımız var aslında. Yaşadıklarımızdan ne kadar ders aldığımız, bu dünyada nasıl bir yaşam sürdüğümüz önemli. İşte geldik, işte gidiyoruz. O yüzden insanlara faydalı olmalı, yavrularımıza güzel bir gelecek bırakmalıyız. İnsanlara nasıl davranırsak biz öldükten sonra da hakkımızda o şekilde konuşulur. Dua mı edilir arkamızdan yoksa lanet mi okunur…
Bize biçilen ömrün sonu olduğu gibi yaşadığımız dünyanın da bir sonu vardır. Dünya büyük kıyameti yaşamadan önce, insanın ölümü de küçük bir kıyamettir bunu unutmamak gerekir. Keşke şunu yapsaydım ya da yapmasaydım dememeliyiz. Boş geldik, boş gidiyoruz dememeliyiz. Bugün ölecek gibi ahireti, yarın yaşayacakmış gibi dünyalığımızı da yapmalıyız.
Allah’ın rızasını kazanan bütün canlılara faydalı olan güzel eserler, hayırlı işler yapanların kıyamete kadar amel defteri de açık olurmuş. Rabbim bütün dualardan o kulunu da nasiplendirir, amel defterine sevap yazar, hayırlı ve güzel işler yapan kullarını affedermiş.
Elime geçen bir yazı benim bir daha düşünmemi sağladı. Yazıda bir annenin ölmeden önce yazdığı sözler beni çok etkiledi ve bunu sizinle paylaşmak istedim. Kanserden ölen bir annenin ölmeden hemen önce yazdıkları!”Hayatımı yeniden yaşabilseydim eğer”diyerek başlamıştı cümlelerine.”Hastayken yatağa girer dinlenirdim. Ben olmasam her şey kötüye gider diye düşünmezdim. Gül şeklindeki pembe mumu saklamaz yakardım. Daha az konuşur, daha fazla dinlerdim. Yerler kirlense, masa örtüm lekelense bile arkadaşlarımı daha çok yemeğe davet ederdim. Oturma odasında televizyon seyrederken patlamış mısır yer, şömineyi yakmak isteyen biri olduğunda ona asla engel olmazdım. Yerler leke olacak diye korkmazdım. Bana gençliğini anlatmaya çalışan dedeme biraz daha zaman ayırırdım. Kocamın sorumluluklarını daha çok paylaşırdım. Saçım bozulmasın diye arabanın camının açılmasını önlemezdim. Eteğimin lekelenmesine aldırmadan çimlere otururdum. Televizyon seyrederken daha az ağlar, hayata bakarken daha çok gülerdim. Ömür boyu garantilidir denilen hiçbir şeyi satın almazdım. Hamileliğim bir an önce sona erip doğum yapmayı dilemek yerine hamile olduğum her anın tadını çıkarır; içimde, karnımda bir canlının yaşamasının ne kadar harika olduğunu fark ederdim. Bu o kadar nadir bir olay ki mucizevi bir şey… Çocuklarım beni öpmek istediklerinde asla “önce git ellerini, yüzünü yıka!” demezdim. Onlara daha çok“sizi çok seviyorum” derdim. Onlardan daha çok özür dilerdim; ama başka bir hayat verilseydi en çok yapmak isteyeceğim şey, hayatın her dakikasını değerlendirmek olurdu. Dikkatle bak, gerçekten gör, yaşa
ve vazgeçme felsefesiyle… Küçük şeylerden şikâyet etmekten vazgeç. Bana benzemeyenler, benden daha çok şeye sahip olanlar ve kimin ne yaptığı beni ilgilendirmezdi. Bunun yerine, ilişkilerimi güçlendirmeye çalışırdım. Siz de sahip olduğunuz ruhsal, fiziksel ve duygusal her şey için Allah’a şükredin. Tek bir hayatınız var ve bir gün sonra sona eriyor. Umarım her gününüzü değerlendirirsiniz.” diyordu ölmeden önce son dileği olan bir anne.
Ben de bir anneyim, insanım. Eşini, çocuklarını, bütün insanları, canlıları, dünyayı seven yaşayan bir varlığım. Kendimi ispat etmek niyetinde de değilim, sadece biraz olsun duygularımı dile getirmekti amacım. Belki bir mum ışığı yakmak sizlere…
Benim bu kitabı yazmama vesile olan ilham kaynağım, ısrarla bu duygularımı ortaya çıkarmamı, paylaşmamı isteyen biricik eşim, can yoldaşım, hayat arkadaşım, canım Erdem’im, bahriyelimdi. Onun bana olan bu yüce sevgisi, saygısı beni ziyadesiyle mutlu etti. Asla beni kırmadan, üzmeden tüm sevgisini veren canım aşkıma sonsuz teşekkür ederim.
Yıllar önce nişanlıyken yazdığı veda günlüğünde:
”Eğer bir gün Allah nasip eder de bu sıkıntılı karanlık, meçhule giden sıkıntılı günler biterse inşallah, diliyorum biz çok mutlu olalım, çok farklı örnek bir çift olalım sevgimiz hiç bitmesin, sabırlı olmak en büyük ilacımız olsun, sen bunu başarabilirsin köylü güzelim. Sana olan sevgim, bana kitap yazdıracak, eline saz alıp türkülere döktürtecek.” yazmıştı.
Gerçekten de söyledikleri yıllar sonra oluyordu. O benim için değil, ben onun için yazıyor, saz çalmaya başlıyordum. Her şeyi onun desteği ile yapıyordum. Sadece bir sözümde duramadım: Yıllarca çok şeye sabır gösterdikten sonra o gücümü yitirmiş, çok sabırsız biri olmuştum; ama yine de ona olan sevgimden, saygımdan asla bir şey yitirmedim. Kendimde olan güzel şeylerin tüm insanlarda olmasını istedim. Bizim hayatımızı yaşayan belki birçok kişi vardır, öncelikle dileğim bu insanların daha da çoğalması. Her geçen gün artan aile içi anlaşmazlığın, maddi veya manevi çöküşün en büyük silahı sabırdır ve bunu başarmak demek, zaten hayatını anlamı demektir. Daha fazlasını istemek ise, işte o yıkım demektir. Bu yıkımı yaşamayalım ve yaşatmayalım. Güzel olan her şeyi etrafımızdakilerle paylaşalım. Bunun aynı zamanda bir ibadet olduğunu da unutmayalım.
Ayrıca bana destek olan bütün arkadaşlarıma; özellikle gurbetteki arkadaşlarıma; yıllar sonra bulduğum canım okul arkadaşım Laz oğlu Ahmet’in biricik eşi, canım, bir tanecik güzeller güzeli Laz kızına; bana her zaman ısrarla duygularımı ortaya çıkarmamı isteyen gurbetteki arkadaşım, canım Havva’cığıma çok teşekkür ederim. Bahriyeli Denizaltıcı eşi Günseli arkadaşıma verdiği manevi destekten dolayı çok teşekkür ediyorum. Kitap yazma isteğimi söylediğimde onun bu güzel fikrimi onurlu bahriyeli eşlerinin ne kadar fedakarca, sabırla ve bir o kadar da gururla eşlerimize destek olduğumuzu herkesin bilmesini istemesi, beni ziyadesiyle mutlu etti ve cesaretlendirdi.
Onlar benim canlarım… Allah’ım dan tek dileğim olur da beni cennetine koyarsa yalnız koymasın bütün sevdiklerimle, sevenlerimle birlikte olmayı nasip etsin. Eğer bu kitapta unuttuğum ya da kırdığım, üzdüğüm arkadaşlarım olduysa hepsinden özür diliyorum. Bir sürç-i lisan ettiysem şimdiden affola. Bu kitap, bütün arkadaşlarıma, dostlarıma benden hatıra olsun. Canlarım sizleri çok seviyorum ve hep seveceğim.
Zeynep sizi asla unutmayacak…
“DÜŞLERİMDEKİ BEYAZ ÜNİFORMA” kitabımdan..

Zeynep BATIMOR


Zeynep Batımor » Yazarın Diğer Yazıları

YORUMLAR

” NEDEN KİTAP YAZDIM? BÜTÜN İNSANLIK İÇİN” Yazısına 3 Yorum Yapıldı

YORUM YAPMAYA NE DERSİNİZ

*

Ankara Web Tasarım izmir